Evet, sanılanın aksine esrar bağımlılık yapıyor! Görece sık olarak esrar kullanımına bağımlı olmuş bir çok insanı tedavi etmek durumunda kalıyoruz.

Esrar (cannabis, marijuana) en yaygın kullanılan yasadışı, doğal bitki kökenli psikotrop maddedir. Giderek kullanımı yaygınlaşmakta ve özellikle üniversite öğrencileri arasında popülaritesi ne yazık ki artmaktadır. Batı ülkelerinde ve Amerika’da bazı özel alanlarda yasal dağıtımının serbestleştirilmesi tüm dünyada esrar kullanımı tartışmalı bir konu haline getirmiştir.

Esrar çoğu zaman masum bir madde gibi konumlandırılır sorunlu kullanıcıların da bu yolla içine girdikleri tabloyu inkar etmeleri için hatalı bir gerekçe olarak karşımıza çıkar.

Düzenli ve yoğun esrar kullanımı fark gözetmeksizin herkeste özellikle zihin işlevlerinde bozulmalara yol açmakta, konsantrasyon ve motivasyon sorunları gelişimine zemin hazırlamaktadır.

Evet, her esrar kullanan insan problem geliştirmeyebilir ancak bir şekilde hayatının bir döneminde esrar kullanan insanların en az 3’te 1’i biri esrar kullanımına bağlı sorunlar yaşamaktadır ve bunların da azımsanamayacak bir kısmı bağımlılık geliştirmektedir.

Günümüzde Kullanılan Esrar Eskiye Göre Çok Daha Güçlü!

Esrar bünyesinde THC (tetrahidrokannabinol) denilen bir kannabinoid türü psikoaktif madde içerir ve bu madde esrarın hem psikotrop etkisinin gelişiminde hem bağımlılık tablosunun ortaya çıkmasında etkili olan maddedir. Günümüzde üretilen bitki ve türevlerinin 1970’li yıllardaki şekline göre bu psikoaktif madde açısından 4-5 kat daha fazla yoğun olduğu bildirilmektedir. Bu durum yoğun esrar kullanımının beyin kimyası ve biyolojisi üzerindeki etkilerinin de çok daha ağır yaşanmasına yol açmıştır.

İnsan beyni kendi bünyesinde kannabinoidler üretir ve sinir hücrelerinde reseptörler aracılığı ile işlev görür. Dışarıdan esrar kullanımı ile gelen yoğun THC hücresel (nöronal) düzeyde değişiklikler oluşturarak bağımlılık oluşmasına yol açar.

Klasik anlamda bağımlılık 2 belirti ile kendini gösterir;

Tolerans ve Yoksunluk !

Tolerans aynı etkiyi almak için ihtiyaç duyulan madde miktarının zaman içinde giderek artmasıdır. Bu bakımdan esrar kullanımı bazı yatkınlığı olan bireylerde açıkça tolerans gelişimine dolayısıyla sık ve yüksek dozda esrar kullanımına kapı aralar.

Esrar kullanımına ara verildiğinde ya ulaşılamadığında yoksunluk tablosu da yaşanır!

Esrar kullanımı genç yaşlarda özellikle ergenlik döneminde başlamışsa bağımlılık geliştirme riski yapılan araştırmalarda 4-5 kat daha fazla olarak karşımıza çıkmaktadır.

Esrar Yoksunluğu!

Esrar da diğer tüm uyuşturucular gibi hem psikolojik hem de biyolojik/bedensel yoksunluk tablosu geliştirebilir.

Esrarın sebep olduğu biyolojik yoksunluk belirtileri bir çok maddeye göre daha hafiftir ve tedavi ile çok iyi yönetilebilir. Esrar yoksunluğu 1 hafta içinde en yüksek seviyeye ulaşır ve 2. hafta içinde gerileyerek ortadan kalkar.

Huzursuzluk, duygu hali iniş çıkışları, sinirlilik, uyku sorunları, konsantrasyon problemleri, iştah azalması ve kilo kaybı en sık görülen yoksunluk belirtileri arasındadır.

Ancak sosyal ve psikolojik boyutu yoksunluğun daha uzun ve karmaşık yaşanmasına sebep olabilir. Özellikle altta yatan ve farkedilmemiş bunaltı ile giden depresyon ve/veya kaygı bozukluğu durumu varsa esrar kesilmesi daha sıkıntılı ve uzun sürebilir.

Esrarın En Önemli Olumsuz Sonucu Bağımlılık Mıdır ?

Evet, bağımlılık kelimesi kendi başına durumun ciddi ve ağır olduğu izlenimi verebilir. Ancak düzenli esrar kullanan herkes bir takım bedeller öder. Özellike zihin işlevlerinde, biraz zor emek gerektiren işe başlayıp, odaklanarak sonuçlandırmakta düzenli esrar kullanan insanlar ciddi zorluklar yaşamaktadır. Amotivasyonel sendrom olarak tanımlanan bu yaşam işlevlerinde gerileme çoğu kez sinsi gelişir, gözardı ve ne yazık ki çoğu zaman inkar edilir. Bağımlılık durumu olsun ya da olmasın esrar alışkanlığı ne yazık ki çoğu zaman gözden kaçan bazen de inkar edilen kayıplarla ilerler.

Tolerans ya da Yoksunluk Yoksa Bağımlılık Yoktur Denebilir Mi ?

Bağımlılığın daha kavramsal bir tanımı ise “rağmen” kullanmaktır. Burası biraz hayat seçimi gibi görülebilir.

İnsan ilişkilerinde bozulma ve nitelik azalmasına rağmen kullanmak, evlilik ve aile yaşamında ciddi aksaklıklar olmasına rağmen kullanmak, verimlilik ve iş yaşamında kötüleşmeye rağmen kullanmak, yasal ve sosyal problemlere rağmen kullanmak…

İnsana ve ona değer veren diğerlerinin yaşamına olumsuz sonuçlara getirmesine rağmen kullanmak da bağımlılığın işaretidir. Tolerans, yoksunluk gibi biyolojik belirtiler eşlik etmese dahi bağımlılığın geliştiğinin işaretidir.

Esrar bu özellikleri ile bir yandan tedavisi kolay ve iyi netice alınabilir bir madde bir yandan da görece hafif ve başedilebilir bir durummuş gibi algılandığından sorunun inkar edilmesi açısından farklı riskler getiren bir alışkanlıktır.

 

Dr. Ali Hilmi Yazıcı

Yazı Fotoğraf: Michael Fischer – Pexels

Yorum Bırak

Your email address will not be published.

Hoşuna Gidebilecek Olan Yazılar

Read More